28 Şubat 2020 tarihinde Norveç’in sinema perdelerinde boy göstermeye başlamış olan 4k film formatıyla da hazırlanan Mortal bir Norveç, bilim kurgu ile aksiyon filmidir. Film, André Øvredal isimli yazar ve yönetmen tarafından oluşturulmuş ve çekilmiştir. Filmin başrolünde ise Nat Wolff isimli oyuncu bulunmaktadır. Yayınlandıktan kısa bir süre sonra başarıya ulaşan filmin müzikleri HARPA ödülüne layık görülmüştür.
Eric etrafta kimsenin olmadığı, tenha, karanlık ve sisli bir orman içinde kamp yapmaktadır. Uyurken beklemediği bir anda gördüğü kabus sebebiyle çadırının etrafında bir yangın çıkmasına sebep olur. Yangın dolayısıyla etraftaki ağaçlar küle dönüşürken uyanan Eric, bacağından yaralandığını fark eder. Bu yaralarını temizlemek için kente gider. Gittiği kente bir kliniğe zorla girerek klinikten bandaj ve tıbbi malzemeler çalar. Bir benzinliğe giderek çaldığı malzemeler ile yaralarını temizler ve enfeksiyon kapmasını önler. İşi bittikten sonra kampına doğru gitmeye başladığında bir grup genç Eric’i görür. Genç grup Eric ile dalga geçmeye ve ona hakaretler etmeye başlar. Ole isimli bir genç onu itmeye başlayınca Eric sinirlenir. Bu muameleyi daha fazla kaldıramayacağını söyleyen Eric, Ole’nin ne ile uğraştığını bilmediğini söyler ve onu uyarır. Ole ise bu uyarıya aldırış etmeyip Eric’in boğazına dokunduğunda hayatını kaybederek yere düşer. Yoluna devam eden Eric, kısa bir süre sonra bir otobüs durağında polis memurları tarafından göz altına alınır.
Getirildiği polis karakolunda onunla konuşması için Christine isimli bir psikolog görevlendirilir. Christine, Eric ile konuşmaya başlayınca Eric’in aslında bir Amerikan olduğunu öğrenir. Eric’in dediğine göre 3 sene önce 5 kişinin hayatını kaybettiği bir yangından kaçmıştır. Bu yangından beridir de Norveç’in ıssız köşelerinde ailesini bulmaya çalışmaktadır. Bu bilgiler ile Eric hakkında kısa bir araştırma yapan Christine, Eric’in aslında bir Norveç’li olduğunu ve 3 sene önceki çıkmış olan yangının muhtemel faili olduğunu öğrenir. Aynı zamanda da çıkan yangında Eric’in ailesinin hayatını kaybettiğini anlar. Bu bilgiler ile Eric’le konuşmaya geri gidince Eric neye uğradığını anlayamaz. Christine saçının elektriklendiğini fark eder ve bardağındaki suyun havaya kalktığını görür. Bir sinire kapılmış olan Eric kendisin kaybedince karakolda bir yangın çıkmasına sebep olur. Bunları gören Christine, Eric’in güçlerinin duygusal durumu tarafından kontrol edildiği ve kendisinin güçlerini kontrol edemediğini anlar. Bunun üzerine psikolog olan Christine, Eric’e duygularını kontrol etmesinde yardım etmeye çalışır. Sonrasında büyükelçilikten görevlendirilen Amerikan heyeti Eric’i alarak Amerika’ya götürmek ister. Eric ise sadece Christine ile konuşacağı konusunda ısrar eder.