11 Mart 2011 yılında dünya teknoloji devi Japonya tarihinin en büyük sınavını vermişti. Bu sınav ise 9.0 şiddetinde bir deprem, boyu 14 metreyi bulan tsunami ve nükleer bir santralde meydana gelen patlamalardı. Eğer önü alınmasaydı asla sonu tahmin edilemeyecek derecede büyük can kaybına yol açacak bu olaylar silsilesi ise tamamıyla gerçekti.
11 Mart 2011 tarihinde 9.0 şiddetinde Tohoku bölgesinde ve Honşu adası açıklarında hareketlenen deprem binlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Ancak bu Japonya’nın korkunç sınavının henüz ilk adımıydı. Devasa şiddette gerçekleşen bu depremden tam 15 dakika sonrasında ortaya dev dalgalar yaratan bir tsunami gelmişti. Önüne gelen her şeyi deviren ve yok eden tsunami ise hem kendisinden hem de depremden çok daha korkunç ve acılı bir tehlikeyi de tetiklemişti.
Bölge yakınında yer alan Fukuşima Nükleer Santrali ilk olarak deprem nedeni ile başlayan elektrik kesintisinden zarar görmeye başlasa da sonrasında santralde yer alan elektrik istasyonu ve dev jeneratörler sayesinde yeniden soğutma işlemine devam edilmişti. Tehlikeyi atlattık zanneden Fukuşima Nükleer Santrali çalışanları ise on beş dakika sonra akıllarına dahi gelmeyecek olan on dört metrelik dev dalgaların altında kalmışlardı. Fukuşima Nükleer Santralinin önünde olası bir tsunami dalgasına karşı inşa edilmiş olan ve 5.7 metreye kadar direnç gösterebilen duvar ise on dört metrenin karşısında hiçbir işe yaramamıştı. Bu durum ise Fukuşima Nükleer Santralinin tamamen sular altında kalmasına ve elektrik olmadığı içinde soğutma işlemi yapamamasına ve erimeler ve patlamaların başlamasına neden olmuştu. Bu korkunç tehlike zincirlemesi ile Fukuşima Nükleer Santralinde devasa bir patlamanın olası habercisiydi. Bu durumun engellenmesi ya da olası bir dev patlamada karşısında Japonya’nın geleceği de ortadaydı. Bu nedenle santralde çalışan 50 cesur insan olası dev bir patlamayı önlemek ya da en azından böyle bir durumda hasarı en aza indirgeyebilmek için kendilerini radyasyon dolu suyun içine bırakmak zorundaydılar. Bu cesur ve ölümle dans eden 50 kişiye ise Fukushima 50 adı verilmişti.