Yüksek bir dağın eteğinde yeşilin binlerce tonuna gizlenmiş bir şehir vardı. Burada yaşamak zamandan kaçmak gibiydi. Her şey doğaldı, her şey huzurluydu ama o huzur, gizli bir fırtınanın öncesindeydi. Kaybolan aşkın ve kalan intikamın yankıları şehrin güzel manzaralarında gizleniyor. Bir zamanlar birbirlerine duydukları aşk artık unutulmuş ve kaybolmuştu ama geçmişin acısı bir şekilde onları bulmuştu. Sevginin yavaş yavaş yok olduğu bir yerde geriye sadece öfkenin kaldığı fısıldanır. Her adım kaybın ağırlığı altında ezilirken, yavaş yavaş intikam ortaya çıkmaya başladı.