Sadık bir eş, gizemli bir tablonun önünde kocasının geçirdiği korkunç kazanın ardından yas tutuyor. Ancak kocasının eski halinin bu gizemli portresine takıntılı hale gelir. Portre ona, geçmişin anılarını hatırlatan bir pencere gibi, kaybettiği şeyleri hatırlatıyor. Ancak zaman geçtikçe ve bu tablonun gizemli gücüyle karşılaştıkça gerçeklikle doğaüstü arasında gidip gelen bir hikaye başlar. Kadının zihninde beliren bu portre onu içsel bir çatışmanın içine çeker. Bu görüntü kadının hayatını giderek daha fazla etkiliyor, geceleri rüyalarına giriyor, gündüzleri ise huzursuz ediyor.