Bir erkek genç aşkının sonlanmış olan öyküsünü güzel bir yabancıya anlattığında, alınyazısı bu rüyaların, dost bölgesinin, intikamın, umudun ve kefaretin öyküsünde rol oynar. Bu hikaye, yürekleri sızlatan geçmiş acılarla dolu olsa da, ümit ve yine doğuşun kuvvetli bir ışığıyla aydınlanır. İhanetin, ayrılığın ve kaybın izlerini taşıyan bu erkek, anlattığı her kelimeyle geçmişin ağırlığından kurtulmaya ve hayata yine sıkı sıkıya tutunmaya çalışır. Onun anlattıkları, aşkın ve yaşamın karmaşıklığını, adamın romantik labirentlerinde bir yolculuğa çıkarırken, seyirciye manevi bir seyahat sunar.